İslam İşbirliği Teşkilatı’nın Kuruluşu ve Misyonu
1969 yılında Kudüs’te Mescid-i Aksa’nın kundaklanmasının ardından Müslüman ülkeler arasında birlik ve dayanışma ihtiyacı arttı. Bu olay, Fas’ın Rabat kentinde 25 Eylül 1969’da kurulan İslam İşbirliği Teşkilatı’nın (İİT) temelini oluşturdu. Bugün 57 üyesiyle dünya barışına katkı sunan en büyük uluslararası örgütlerden biri olan İİT, “İslam dünyasının toplu sesi” olma misyonunu taşıyor.
İİT’nin Çalışma Sistemi ve Hedefleri
Teşkilat, eğitimden çevreye, kalkınmadan insan haklarına kadar geniş bir yelpazede çalışmalar yürütüyor. Ana hedeflerinden biri, Müslümanların onurunu ve haklarını korumak. Filistin meselesi, İİT’nin öncelikli gündem maddelerinden biri olarak dikkat çekiyor. Teşkilat, her üç yılda bir devlet başkanları ve başbakanların katılımıyla düzenlenen zirvelerle sorunları ele alıyor ve kararlar alıyor. Dışişleri bakanları da yıllık toplantılarda uygulamaları değerlendiriyor.
Türkiye’nin Rolü ve İİT’deki Önemi
Türkiye, İslam İşbirliği Teşkilatı’nın kurucu üyelerinden biri ve İİT içinde güçlü bir role sahip. 2016-2019 yılları arasında dönem başkanlığını üstlenen Türkiye, özellikle Filistin meselesine verdiği destekle öne çıkıyor. İstanbul’da düzenlenen Kudüs zirvesi, Türkiye’nin liderliğini pekiştirdi ve İİT’nin uluslararası alandaki etkinliğini artırdı.
İlerisi İçin İİT
İslam İşbirliği Teşkilatı, 55 yılı aşkın süredir Müslüman ülkeler arasındaki sorunlara çözüm üretmeye devam ediyor. Bölgesel krizlerden küresel barışa kadar geniş bir yelpazede çalışmalar yapan İİT, gelecekte de İslam dünyasının sesini duyurmaya devam edecek. Teşkilat, Müslümanlar arasındaki birlik ve dayanışmayı güçlendiren önemli bir platform olarak varlığını sürdürmeye devam edecek.